İzmir'deki Marka İhlali ve Taklit Ürünlere Karşı Hukuki Mücadele: Dava Süreçleri ve Önlemler

 

İzmir'de tescilli bir markaya sahip olmak, yasal korumanın başlangıcıdır; bu korumanın sürdürülmesi, piyasadaki marka ihlali ve taklit ürün (sahte ürün) vakalarına karşı aktif hukuki mücadeleyi gerektirir. Marka ihlali, bir üçüncü tarafın tescilli markanızın aynısını veya tüketicide karışıklığa neden olacak benzerini izinsiz kullanmasıdır. Özellikle gümrük kapılarına yakınlığı ve liman ticareti yoğunluğu nedeniyle, İzmir merkezli firmalar, fikri mülkiyet haklarını koruma konusunda proaktif olmak zorundadır. İhlalin zamanında ve etkili tespiti, şirketin itibarını ve pazar payını korumak için kritik öneme sahiptir.


 

1. İhlalin Tespiti ve Önleyici Tedbirler

 

Marka ihlali ile mücadele, Mahkeme sürecinden önce başlayan, risk azaltıcı adımları içerir:

  • Pazar Takibi ve Belgeleme: İzmir'deki fiziksel pazar yerleri, sanayi bölgeleri ve özellikle dijital e-ticaret platformları düzenli olarak taranmalıdır. İhlal tespit edildiğinde, taklit ürünlerin satış kanalları, fiyatları ve markanızla benzerliği detaylıca belgelenmelidir (ekran görüntüleri, noter tespiti).

  • İhtarname Gönderimi: İhlali yapan tarafa, bir fikri mülkiyet avukatı aracılığıyla resmi bir ihtarname gönderilerek eyleme son verilmesi, ürünlerin piyasadan çekilmesi ve envanterin imhası talep edilir. Çoğu küçük ölçekli ihlal, bu hukuki baskı ile sonlandırılabilir.

  • Gümrük Koruma Başvurusu: İthalat veya ihracat yoluyla taklit ürünlerin Türkiye sınırlarına girişini veya çıkışını engellemek için, İzmir Gümrükleri de dahil olmak üzere, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı nezdinde fikri mülkiyet hakkı sahibinin başvurusu yapılır. Tescilli markanız Gümrük sistemine kaydedilerek taklit ürünlerin yakalanması sağlanır.

 

2. İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri Süreci

 

İhtarnamelere rağmen ihlal devam ederse veya büyük çaplı bir taklit üretimi söz konusu ise, İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri'nde dava açılır.

  • İhtiyati Tedbir Talebi: Dava sürecinin en önemli kısmı, Mahkeme'den ihtiyati tedbir kararı alınmasıdır. Bu karar, taklit ürünlerin satışının, dağıtımının ve üretiminin Mahkeme kararıyla derhal durdurulmasını sağlar. İzmir’deki fikri mülkiyet avukatları, tedbir talebini Mahkeme'ye hızla sunarak markanızın zarar görmesini en aza indirir.

  • Tecavüzün Tespiti ve Durdurulması Davası: Marka hakkına tecavüzün varlığının kanıtlanması ve devam eden tecavüzün tamamen sonlandırılması talep edilir.

  • Tazminat Davası: Marka sahibi, ihlal nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini talep etme hakkına sahiptir. Maddi tazminat hesaplaması, genellikle taklitçinin elde ettiği yasadışı kâr veya marka sahibinin lisanslama ile elde edebileceği varsayımsal gelir üzerinden yapılır.

İzmir'deki hukuki temsilciniz, davanın hızlandırılması, delillerin toplanması ve tazminat miktarının en yüksek seviyede hesaplanması için teknik ve hukuki uzmanlığını kullanır.