İstanbul, Türkiye’nin dış ticaret ve ihracat merkezi olarak dünyanın birçok pazarıyla bağlantı halindedir. İstanbul’dan yurtdışına açılmak isteyen şirketlerin en önemli ihtiyaçlarından biri ise uluslararası marka korumasıdır. Bu noktada Madrid Protokolü, işletmelere tek başvuruyla birçok ülkede marka tescil etme imkânı sunar.
Madrid Protokolü, 100’den fazla ülkenin taraf olduğu uluslararası bir marka tescil sistemidir. Tek bir başvuru yaparak, belirlediğiniz ülkelerde markanızı koruma altına alabilirsiniz.
İstanbul’daki firmalar için bu sistem:
Maliyet avantajı sağlar (her ülke için ayrı başvuru yapmaya gerek yoktur).
Zaman kazandırır (tek merkezden süreç yürütülür).
Global koruma sunar (ihracat yaptığınız ülkelerde haklarınızı güvence altına alır).
Ulusal Marka Tescili Şartı
Öncelikle TÜRKPATENT üzerinden marka tescili yapılmalıdır.
Madrid Başvurusu
Ulusal tescile dayanarak Madrid Protokolü kapsamında uluslararası başvuru yapılır.
Ülke Seçimi
Markanın korunmasını istediğiniz ülkeler işaretlenir.
WIPO İncelemesi
Başvuru, Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) tarafından incelenir ve ilgili ülkelere iletilir.
Ülkelerin Kararı
Seçilen ülkeler markayı kabul edebilir, reddedebilir veya ek bilgi talep edebilir.
İhracatçı firmalar için güvence: Ürünleriniz başka ülkelerde taklit edilemez.
Yatırımcılar için değer artışı: Global korumaya sahip markalar daha cazip hale gelir.
Rekabet üstünlüğü: Uluslararası pazarlarda rakiplerinizin önüne geçersiniz.
Ulusal tescil yapılmadan doğrudan yurtdışına açılmaya çalışmak.
Hangi ülkelerde tescil gerektiğini analiz etmeden başvuru yapmak.
Profesyonel danışmanlık almadan karmaşık süreci yönetmeye çalışmak.
İstanbul’daki uluslararası ticaret yapan firmalar için Madrid Protokolü başvuruları uzmanlık gerektirir. Danışmanlık hizmeti sayesinde:
Doğru ülke seçimi yapılır.
Başvuru reddi ihtimali azaltılır.
Tüm süreç hızlı ve sorunsuz şekilde tamamlanır.
İstanbul’dan yurtdışına açılmak isteyen işletmeler için Madrid Protokolü ile uluslararası marka tescili, güvenli ve ekonomik bir yoldur. Markanızı sadece Türkiye’de değil, global pazarlarda da korumak için bu sistemi mutlaka değerlendirmeniz gerekir.